AnaSayfa Kuruluş: 22 Nisan 1987
Dil Derneği, Bakanlar Kurulunun 24.07.2002 tarih ve 2002-4812 sayılı kararı ile kamu yararına çalışan dernektir.
 
90. DİL BAYRAMI ANKARA’DA COŞKUYLA KUTLANDI
 

(*) Mustafa Kemal Atatürk, 12 Temmuz 1932’de Türk Dil Kurumu’nu, tüzelkişiliği olan bir dernek olarak kurmuş ve Dil Devrimini başlatmıştır. Türk Dil Kurumu (TDK), Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde ilk Türk Dili Kurultayını 26 Eylül 1932’de Dolmabahçe Sarayında toplamıştır. Bilim ve sanat insanlarının yanı sıra yurdun her yerinden, her inanç ve kökenden yurttaşların da katıldığı kurultayda 26 Eylül, “Dil Bayramı” olarak kabul edilmiştir.

Atatürk’e Saygı Sunumu

Dil Derneği, 90. Dil Bayramını 26 Eylül 2022 Pazartesi günü saat 14.00’te, Anıtkabir’de laik cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e saygı sunumuyla başlattı. Törende Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel Anıtkabir özel defterini imzaladı. Dil Derneği yönetim kurulu üyeleri, Dil Derneği üyeleri ve dilseverler resmi törenin ardından İsmet İnönü’nün gömütünü de ziyaret etti.

Dil Bayramı Töreni

Aynı gün saat 18.00’de Çankaya Belediyesi Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezinde Sanatçı Ali Nihat Yavşan’ın sunduğu; Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel ile Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen’in açış konuşmalarını yaptığı 90. Dil Bayramı töreni yapıldı.

Dil Derneği ile Çankaya Belediyesinin ortaklaşa düzenlediği Dil Bayramı töreni, başta ulu önder, büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, yitirilen bütün Kuvayımilliyeciler, Dil Devrimine emek veren bütün devrimciler, bütün bilimciler, bütün sanatçılar için bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.

Ardından bu bayramda varlıklarıyla olmasa da yanımızda olan Semra – Ahmet Necdet Sezer, Kemal Kılıçdaroğlu, Yılmaz Büyükerşen, Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu, Tunç Soyer, Bülent Kuşoğlu, Seyit Torun ve Çetin Örgen’in iletileri okundu.

Cumhuriyet’in ilanının ardından kuruluşun öyküsüne kısaca değinilen törende Harf ve Dil Devrimlerinden, Türk Dili Tetkik Cemiyetinin kuruluşunun ve Türk Dili Kurultayının öneminden söz edildi.

Açış konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel kendisi için ulusal bayramların yanında en büyük, en özel bayramlardan birinin Dil Bayramı olduğunu vurgulayarak 3 Devrim Yasasıyla laik eğitimin temellerinin atıldığını, laik eğitimin en önemli unsurunun da dil olduğunu söyledi. 70’lerde TRT’de “ak” ve “kara” sözcük nitelemesi yapıldığını, “kara” sözcüklerin yasaklandığını, 12 Eylül’den sonra 205 sözcüklük yasak listesi oluşturulduğunu anlatan Özel, Nazım Hikmet’in dediği gibi bilim ve sanat insanlarının “dili yürüttüğünü”, Türkçenin ilerlediğini, karşıdevrimciler ne yaparsa yapsın Harf ve Dil Devrimlerinin engellenemediğini, şimdi bize düşenin bütün devrimleri kurtarmak olduğunu belirtti. Sevgi Özel konuşmasını “Mustafa Kemal ne diyorsa o; bir adım geri yok. Eli de dili de kara olan karşıdevrimcilerden birlikte kurtulacağız; şarkılarımızla, türkülerimizle karşıdevrimcileri göndereceğiz,” sözleriyle sonlandırdı.  

71. Dil Bayramında yaşamını yitiren Türk dili ve Dil Derneği dostu Kerim Afşar sesi ve görüntüsüyle anıldıktan sonra Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen kısa bir açış konuşması yaptı.

Taşdelen konuşmasında bir toplumun dili özgür değilse o toplumun özgür olamayacağını vurgulayarak “Atatürk devrimlerini yıpratmak nafile bir çabadır; çünkü o bize manevi miras olarak bilim ve akılı bırakmıştır. Atatürkçülük asla yenilmeyecektir. Biz bilim ve akıl yolunda yürümeye devam edeceğiz,” dedi.

Açış konuşmalarının ardından Ömer Asım Aksoy Ödülü törenine geçildi.

Ömer Asım Aksoy Ödülü

Anıt dilci, ödünsüz cumhuriyetçi Ömer Asım Aksoy ölümünün 29. yılında saygıyla anıldı ve Ömer Asım Aksoy Ödülünü Sırça Kanatlar adlı öykü yapıtıyla kazanan Derya Sönmez’e ödülü sunuldu.

Derya Sönmez konuşmasında seçici kurula ve Dil Derneğine teşekkür ederek bu ödüle layık olmaya çalışacağını söyledi.

90. Dil Bayramı Onur Ödülleri

Dil Derneği’nin basın açıklamasında 90. Dil Bayramı Onur ödülleri ile ilgili şöyle diyordu;

Dil Derneği, Atatürk’ün kurduğu TDK’nin amacını ve işlevini üstlenmek için kuruldu. Dernek, 1987’den bu yana yalnız dilci ve edebiyatçılara değil yaşamın her alanında yaşamsal konularda savaşım veren, üreten aydınlara ve kurumlara ‘onur ödülü’ sunuyor. ‘Karadeniz'in mavisi, yeşili, çiçeği, ağacı, kuşu, böceği benim öğretmenim oldu’ diyen, görkemli şiirleri ve yapıtlarıyla Türkçeye emek veren Yazar-Şair Ahmet Özer’e; Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı olmasının yanı sıra kadınlar yaşasın diye yurtiçi ve dışında koşturan Canan Güllü’ye; yıllar yılı Dil Derneği’nin ve Tiyatro Pembe Kurbağa’nın yükünü omuzlayan Bilgisayar Mühendisi Güneş Çakmakoğlu’na; ‘Haklıysak korkmayacağız, haksızlık varsa susmayacağız!’ diyen Gazeteci Sedef Kabaş’a; İzmir Tarımsal Kooperatifler Birlik Başkanı olmasının yanı sıra özellikle kadınların örgütlenmesine örnek olan Neptün Soyer’e gönül borcumuzdan bir tutam sunmak istedik. Yine 90. Dil Bayramında iktidar oyunlarına karşın hukukun üstünlüğü ve savunma hakkı için savaşım veren Türkiye Barolar Birliği’nin ödülü Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Erinç Sağkan’a sunulacak. Doğruyu, gerçeği dillendirdikleri, korkusuzca sorup sorguladıkları için iktidarın sık sık ceza kestiği; ama karartamadığı Tele1’in, KRT’nin, Halk TV’nin genel yayın yönetmenleri törene katılacak. Tele 1’in ödülü Gazeteci Dr. Merdan Yanardağ’a; KRT’nin ödülü Gazeteci Adnan Bulut’a; Halk TV’nin ödülü Gazeteci Suat Toktaş’a sunulacaktır.”

Onur ödüllerini kazanan kişi ve kurumlara ödülleri sunuldu. Ancak Suat Toktaş Halk TV’den ayrıldığı için ödül Serhan Asker’e verildi.  

Ödül alanlar kısa birer konuşma yaptı.

Ahmet Özer, 90 yıl geriye gidildiğinde o gün kurulan Türk Dil Kurumu ile bugünkünün aynı olmadığını vurgulayarak “Biz Atatürk’ün kurduğu TDK sayesinde bugünlere geldik. Şimdi onun işlevini 35 yıl önce kurulan Dil Derneği sürdürüyor,” dedi.  

Canan Güllü Türkiye Cumhuriyeti’nin Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ilelebet payidar kalacağını belirtti ve “Laiklikten asla vazgeçmeyeceğiz. Son nefesimize kadar laikliği hayata geçirmeye çalışacağız,” dedi.   

Sedef Kabaş dilin organik olduğunu, doğup büyüyüp öldüğünü, dili kullananların bilinç düzeyinin o dilin ömrünü belirlediğini vurgulayarak özetle şöyle konuştu: “Dünyada 7 binden fazla dil varmış ama 15 günde bir, bir dil yok oluyormuş. 2100 yılına kadar bu dillerin yarısı yok olacakmış. Dil yalnızca iletişim aracı değil, birleştirici bir güç, Türkçemizi kaybedersek her şeyimizi, birlikte yaşama duygumuzu, ortak yaşama bilincimizi kaybederiz. Burada Dil Devrimini yapan ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e saygılarımı sunuyorum. Ne mutlu Türkçe konuşana, ne mutlu Türkçe yazana, ne mutlu Türkçeye sahip çıkana. Umutsuzluk yok. Umut ve mücadele kazanacak.”

Neptün Soyer çok önemli bir ödül aldığını belirterek kendisini bu ödüle layık gören Dil Derneği yönetim kurulu üyelerine teşekkür etti

Güneş Çakmakoğlu 12 Eylül cunta rejiminin kapatarak devlet dairesine dönüştürdüğü TDK’nın yerine kurulan Dil Derneğinin 30 yıllık üyesi olduğunu, bu çok özel ödüle layık görüldüğü için mutlu olduğunu söyleyerek hak ve özgürlükleri için ölümüne mücadele eden cesur İran kadınlarına selam gönderdi

Türkiye Barolar Birliği adına ödülü alan Erinç Sağkan Cumhuriyetin kuruluş aşamasındaki Türk dili çalışmalarından, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Türk Dil Kurumunu dernek olarak kurmasından ve 1. Türk Dili Kurultayının öneminden söz ederek Dil Devriminin ulus olmanın en önemli unsuru olduğunu vurguladı.

KRT TV adına ödülü alan Adnan Bulut Türkçenin Azerbaycan’da, Yakutistan’da, Telafer’de, Türkmenistan’da ve o coğrafyada birçok ülkede aktığını belirterek “Türkçe her yerde akıyor, Anadolu’da gürül gürül akıyor,” dedi.

Halk TV adına ödülü alan Serhan Asker Emin Özdemir’in öğrencisi olduğunu belirterek “Emin hoca için Dil Devrimi çok özeldi. Bize hep boş çuval dik durmaz, sürekli kitap okuyacaksınız derdi. Ben de öyle yaptım. Bütün programlarımda Emin Özdemir’i anarım; artık Dil Derneğini de anacağım. Emin hoca ‘Okursanız vicdanlı olursunuz’ demişti. Bu ödülü kanalın bütün emekçileri adına alıyorum,” dedi.

Tele1 TV adına ödülü alacak olan Merdan Yanardağ gelemediğinden ödülün kendisine iletileceği söylendi. 

Sesleniş

90. Dil Bayramı coşkusu, Şair Yazar Ataol Behramoğlu’nun seslenişiyle taçlandı.

Bir Gün Mutlaka şiirinin dizeleriyle sahneye çağrılan Behramoğlu konuşmasına Dil Derneği ve ödül alanları kutlayarak başladı. Bütün milliyetçiliklerden uzak olduğunu ancak dil milliyetçiliğini savunduğunu çünkü tüm dillerin kutsallığına inandığını vurgulayan Ataol Behramoğlu Türk dilinin 1000 yıldır yaşamını sürdürdüğünü söyleyerek bunun nasıl gerçekleştiğini şöyle anlattı: “Mustafa Kemal Atatürk’ün 26 Eylül 1932’de topladığı ilk Türk Dili Kurultayına kadar Türkçe konuşma konusunda bir zorlama yok. Tam tersi bir durum söz konusu. Türkçe akışkan, yumuşak bir dil, bağıra çağıra konuşulan bir dil değil. Bence bu kadar uzun süre yaşamasının bir nedeni bu. Diğer nedeni şöyle anlatabilirim: Bir söz var; insanlaştıramadıklarımızdan mısınız? Tek bir söz. Bu söz İngilizce sekiz, Fransızca on bir, Macarca yedi, Fince yedi sözcükle ifade ediliyor. Bunu çoğaltabiliriz. Yani kendine özgü bir dil. Yaşamasının bir nedeni de bu. Elbette sözcükler, deyimler önemli ama dilin yapısı da bir o kadar önemli.”

Harf ve Dil Devrimlerine sahip çıkacağını söyleyen Behramoğlu Dil Devrimi olmasaydı 20. yüzyıl Türk edebiyatının olmayacağını belirterek bugün Nazım’la, Yaşar Kemal’le ve diğerleriyle dünya çapında bir edebiyatımız olduğunu söyleyerek konuşmasını “Ben Türküm; Türkçe yazıyorum; Türkçeye hayranım,” sözleriyle noktaladı.     

Yoğun bir ilgi ve katılımla süren 90. Dil Bayramı töreni 91. Dil Bayramında yine buluşmak üzere sona erdi.

 

 

 

 
BAŞYAZI
ÇAĞDAŞ TÜRK DİLİ
Mart 2024 - 433. Sayı
TÜRKÇE SÖZLÜK
YAZIM KILAVUZU
 
     
facebook twitter